Corona günlükleri
Bahar Erdoğan GKL Mezunu
Hepimiz Corona günlükleri tutuyoruz, gezegenimizin bir yerinde. Biliyoruz ki hayatımız artık eskisi gibi olamayacak, tüm dünya olarak bir değişim geçiriyoruz. Ama tesadüf olmadığına inandığım bu süreç ya bizi eskisinden daha iyi olmamız için hazırlayan bir zamansa?..
Tüm dünya olarak Covid 19 virüsü ile sınanıyoruz. Çok zor, ne olacağımız belirsiz ve kontrol edemediğimiz bir dönemden geçiyoruz. Şüphesiz ki dünyamız bir değişim dönüşüm geçiriyor. Biz de dünya vatandaşları olarak bu değişimden nasibimizi alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Ve belki de ilk defa tüm dünyalılar olarak birlik ve beraberlik içindeyiz. Bu durumu da kolektif bir bilinçle atlatmaya çalışıyoruz. Tüm bu süreçte evinde kalabilenler olarak içimize döndük. Her şeye başka bir gözle bakmaya ve sorgulamaya başladık. Çünkü hiç beklemediğimiz bir anda ve bizim kontrolümüz dışında dünya durdu. Tabii hemen neye uğradığımızı anlayamadık. Birkaç gün anlamsız gözlerle etrafa bakıp neler olup bittiğini anlamaya çalıştık. Analadığımız andan itibarinde olabildiğince evlerimizde kalıp “Yok artık bu kadar da olmaz” dediğimiz günler yaşamaya başladık. Ben ne yapıyorum, nasıl bir hayata sahibim sorgulamasına girdik. Ve sorgulamanın sonunda gördük ki hayatlarımızdaki madde-mana dengesini çoktan aşmışız. Sadece kendi hayatımızda değil doğa içinde bu dengeyi çoktan kaybetmişiz. Dünyamıza hiç iyi davranmayarak kaynakları hiç bitmeyecek tükenmeyecek gibi harcadık. Havayı, denizleri kirlettik. Ağaçları kestik, hayvanlara kötü davrandık. Sonra gezegenimiz de artık daha fazla dayanamayarak bizi evlerimize hapsetti. Sanırım bize verdiği mesajda da “Ben biraz yenilenmek kendimi dinlemek istiyorum” dedi.
Kısacası ben bu yaşadıklarımızın bir tesadüf olduğuna inanmıyorum. Tüm bu yaşadıklarımızın bir sonucu olarak görüyorum. Ve kendime dersler çıkarıyorum. İlk çıkardığım ders nasıl ‘durulacağını’ öğrenmek oldu. Hayatın sadece çalışmak, para kazanmak, yeni bir şeyler almak için alışveriş merkezlerinde saatler geçirmek ya da bağımlısı olduğumuz sosyal medyadan ibaret olmadığını hatırlattı. Tabii ki bunları biliyorduk hem de çok iyi ama yaşamın içinde hangimiz bir dakika deyip her şeye bir sınır çizebilecek gücü kendimizde bulabiliyorduk. İşte bu eve kapanma süreci bana hayatı, içimi, ağaçların hışırtı seslerinin ritmini, sağlıklı beslenmenin bedenime iyi bakmanın önemini aklıma kazıttı. Yani ben talep etmeden ilk kez zamanım bana ait oldu. Bazen hiçbir şey yapamadan beklemek panikletiyor tabii ama kısa sürede kendime bu zamanın bir ‘durma zamanı’ olduğunu hatırlatıp sakinleşiyorum. Bu hayatta her zaman bir şeyler yapmak, üretmek zorunda değiliz. Arada hiçbir şey yapmadan bazen durmak gerekir ki yeniden üretmeye, çalışmaya başladığımızda her şeyi eskisinden de güzel yapabilme gücünü bulmak için.
Artık hayatımızdan gezegenimizden git, bizi terk et Corona. Terk et ki kendimizde uyandırdığımız farkındalıklar ile eski biz olmadan yeniden çalışabilelim. Daha sade ve her şeyin kıymetini bildiğimiz bir gezegende yepyeni bir dünya düzenine merhaba demeye artık hazırız.