Dayanışmanın Gücü Adına: GKL2GKL Projesi

 

Dayanışmanın Gücü Adına: GKL2GKL Projesi

Dayanışmanın Gücü Adına: GKL2GKL Projesi

Begüm Eriçsönmez GKL Mezunu

Kadın Kadına Dayanışma! Gittikçe popülerliği artan bu kavramın benim için anlamını kaleme almaya çalıştım. İçerisinde mentee olarak yer aldığım GKL2GKL Projesi sayesinde, dayanışmanın farklı alanlarda özellikle psikolojik anlamda ne kadar etikli olduğunu deneyimleme fırsatı elde ettim.

Kendimi bildim bileli "dayanışma" kelimesinin sihirli gücüne tüm kalbimle inandım. Dayanışmanın gücüne, etkisine, değişimi tetiklemesine hep hayran oldum. Kültürümüzde farklı formlarda yer almakla bilrikte, dayanışmayı son zamanlarda en çok kadınlar arasında görüyoruz. Bu durum bir genç kadın olarak bana hem umut hem de güç veriyor. Şimdi bu duyguları rahatlıkla dile getiriyor gibi görünebilirim, ancak hikayenin başına dönersek durumun aslında böyle olmadığını rahatlıkla görebilirsiniz. Genç bir kadın olarak toplumun her kesiminde var olmanın ne kadar zor olduğunu ve kendimi git gide yalnız hissettiğim bir dönemde "Geleceğin Kadın Liderleri Programı" ile tanıştım. İlk umut ışığının içimde doğdu an'dır bir salon dolusu kadını gördüğüm o an. En az 100 kadın... ve belki de daha niceleri...

İkinci umut ışığının yandığı o an ise, "GKL2GKL Mentorluk Projesi"nin mailini gördüğüm zamandır.Maili görür görmez hemen başvurumu yaptım.Şanslıydım ki yaşadığım şehir olan İzmir'den birisi de mentor olmak istemişti. Eşleşmenin yapıldığı maili aldığım, sevgili mentorum Esen Hanım'a ilk mesajı attığım günü hala hatırlıyorum. Büyük bir merak ve soru işaretleriyle ilk buluşmamız için sözleşmiştik. Acaba nasıl biriydi ? Gerçekten bana mentor olarak destek olmaya motivasyonu var mıydı? İlk buluşmamızda tüm sorularıma cevap aldım ve aynı zamanda tüm endişelerim uçup gitmişti. Karşımda genç, benimle benzer yollardan geçmiş bir kadın vardı. Deneyimlerini, iş bulma sürecinde yaşadığı zorlukları, iş ortamıyla ilgili düşüncelerini dinlemek; zaman içerisinde benzerliklerimizi keşfetmek ve farklılıklarımızdan beslenmek sanırım ilişkimizi sağlamlaştıran bazı unsurlardan oldu. Özellikle genç bir kadından mentorluk desteği almak, süreci benim açımdan daha gerçekçi bir hale getirdi. Daha beş yıl önce, benim yaşadığım sürecin çok benzerini yaşamış birinin ağzından deneyimlerini dinlemek inanın size ciddi bir güç veriyor!

GKL2GKL projesine başladığım zaman dilimi, kendimi karanlık bir tünelde tek başıma yüremek zorunda olduğumu hissettiğim bir dönemdi. Birilerine ihtiyacım vardı, sadece her şeyin daha güzel olacağını söylemesi bile yetecek birilerine. İş arama süreci öyle bir süreç ki; bu zorlu yolda sıklıkla düşmeyi ve kalkmayı deneyimlemek zorunda kalıyorsunuz. Bazen düştüğüm yerden kalkmakta çok zorlandığımı hissettiğim anlar oldu. Dayanışma burada devreye girdi diyebilirim." Hey! Ben de seninle benzer süreçleri yaşadım.Düştüm,kalktım ama hepsi geçti. Senin içinde bunların hepsi zamanı geldiğinde bir anı'dan ibaret olacak. Ben yanındayım!" diyen birisinin hayatınızda olması çok büyük bir şans. Sürecin daha çok psikolojik destek kısmına odaklandım çünkü en önemli noktası burası diye düşünüyorum. Ruh sağlığınız yerinde olmadıkça, özgüven eksikliği yaşadıkça iş bulmaz süreci maalesef daha da uzuyor ve dayanılmaz bir hal alıyor. 

Mentorluk sürecini özetleyecek olursam; Karanlık bir tünelde ışıksız bir şekilde yürüken, birinin elini sırtımda hissettiğinizi düşünün. Belki bu süreçte  o tünel karanlık olmaya devam edecek ancak yanınızda birisinin sizinle birlikte yürüdüğünü bilmek çok rahatlatıcı! Yaşadığım deneyimden yola çıkarak şunu da eklemek isterim; genç kadınlara yönelik mentorluk projeleri kısa zamanda artamasına acil ihtiyacımız var. Biz genç kadınların desteklenmesi gereken birçok alan var ki iş arama süreci bunlardan sadece biri. Omuz omuza, domino taşları gibi birbirimizi destekleyerek ilerleyeceğimiz yolda yapamayacağımız hiçbir şey yok. Yeter ki birlik olalım. Çünkü biz "Birlikte Çok Güçlüyüz." 

Dayanışmayla.

 

 

Benzer Gönderiler...

Kendinden Asla Vazeçme

Kadınlara yönelik önyargı, baskı kurma çabası ne yazık ki hız kesmeden devam ediyorken biz kadınlar güçlü ve dimdik durmalıyız. Bazen umutsuzluğa düşsem de kendimden vazgeçmediğim hikayemin bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum. Biz güçlü kadınlar olarak hiç vazgeçmemeli, hep gücümüzün farkında olarak kendimize inanmalıyız. Elbet bir gün güzellikler ve hak ettiğimiz bizi bulacak. Sıkıntılar hep var, hep var olacak. Ancak unutmayın ki yalnız değilsiniz ve kendinize inanmaktan asla vazeçmeyin.